Gelecekten Umutluyum
Dünyada eleştirecek o kadar çok şey var ki. Her sabah kalktığımızda tüm bu olumsuzlukları düşünüp gelecek adına karamsar olmak istemiyorum. Her gün ama her gün istisnasız dünyada kötü şeyler olmaya devam edecek biz ne kadar üzülsek de. Dünyadaki tüm adaletsizlikleri, yanlışları eleştirmeye elbette devam edeceğiz, dünyayı daha güzel kılma mücadelemiz daima sürecek ama ben bugün gelecekten umutlu olmamı sağlayan binlerce güçten sadece 5 tanesini sıralamak istiyorum.
- Bilim : Bilimdeki her gelişme bir umut olmuyor elbette ama sıraladığım diğer maddelerin de etkisiyle bilimin bizlere olan olumlu etkileri her geçen gün artıyor. Nükleer santralleri de, sürdürülebilir enerji kaynaklarını da bize armağan eden bilim. Bilimin nükleer santral üretmesi bir arzın sonucu aslında. İnsanın vurdum duymaz israfının bir sonucu. Nükleer santrale karşı çıkan insan evindeki enerjiyi boşa harcarsa bilim elbette enerji talebini iyi kötü ayırt etmeden çözmeye çalışır. Benzer şekilde bilim yüzyıllarca savaş endüstrisine hizmet etti ve etmeye devam ediyor, neden, çünkü insanların talepleri bu doğrultuda gerçekleşiyor. Kime sorsanız barışı savunur ama kimse barış için kılını kıpırdatmazsa bilim savaşa hizmet eder. Yani salt bilim dünyayı kurtarmaz, insanlar bilimden faydalanmasını bilecek, bu da ancak akıl ile olur.
- Doğa : Her geçen gün uyarılarını artırıp insanların örgütlenmesine sebep oluyor doğa. Biz insanlara düşen ona kulak vermek aslında. Umutluyum çünkü sayımız her geçen gün artıyor. Ama bilinçsiz hareket eden bir çok insan var. Oturduğumuz yerden doğaya nasıl zarar verebiliriz ki diye düşünüyorsanız, Yuva (Home) belgeseline bir göz atın. Karamsar olmak için çok geç.
- Kadın : Dünyamızı kurtaracak en büyük güçlerden biri kadındır. Bu elbette sadece benim düşüncem ve gözlemim. Kişiden kişiye değişebilir, hem fikir olmak durumunda değilsiniz. Ama benim gözlemlerime göre kadınlar perde arkasındaki gerçekleri görme ve gelecek kötü günleri sezmekte ve önlem almakta çok daha başarılılar. Biz erkekler dünyaya daha bir at gözlükleri ile bakıyoruz sanki. Internette ya da gazetelerde yazılanlara çizilenlere bakınca kadınların dünyayı güzelleştirecek düşüncelere daha çok ve azimle destek verdiklerini görüyorum. Bunun sebeplerinden biri kız çocuklarının beyinlerinin daha az yıkanmasından olabilir. Dünyada aslında erkek egemen bir toplum var, küçük yaşta erkek çocuklarının beyni din, vatanseverlik, erkeklik, güç, ayrımcılık vb düşüncelere daha çok maruz kalıyor. Okullarda bir takım gruplar daha çok erkekleri saflarına katmak için seferber oluyorlar, erkekler askere gidiyor, yani gelişim sürecinde erkekler daha çok sabit fikirli yetiştiriliyor, beyinleri programlanıyor. Kız çocukları da benzer bir süreçten geçse de (çocuk yapacaksın, anne olacaksın, erkeğine hizmet edeceksin, vs vs vs) bir çoğu şanslı olarak bu travmayı atlatabiliyor. Böylece yeni fikirlere, düşüncelere daha çabuk tepki veriyorlar. Dediğim gibi sadece bir düşünce benimkisi doğruluğunu iddia etmiyorum, üstelik gözlemim daha çok tanıdıklarımla sınırlı. Ama kadınların bir umut olduğunu size ispat edebilirim. Aşağıdaki soruları belli bir eğitimi olan erkek ve kadın grubuna ayrı ayrı sorduğunuzu düşünün, sorulara en çok ne cevap verildiği değil de yüzdesel olarak dağılımlar önemli. Bir başka önemli nokta da erkek ve kadın grupların karşı cinsle olan ilişkisi ve bağı (evli, partner, kardeş vs). Yani ben eminim bekar erkeklerin birçok soruya verdiği cevaplar evlendikten sonra değişebilir. Yani kadın isterse . . .
- Nükleer santraller gerekli midir?
- Et mi salata mı?
- Futbol mu, belgesel mi?
- Anti-militarist misiniz?
- Ayda kaç kitap okursunuz?
- Vegan olmayı düşünür müsünüz?
- Evde yalnız yaşıyor olsanız evinize çiçek alır mısınız?
- Silahları sever misiniz?
- Fırsatınız olsa zevk için avcılık yapar mısınız?
- Evrim teorisi bilgileriniz bilim adamlarına mı, hocalara mı dayanıyor?
- Ekolojik/Organik gıda size ne ifade ediyor?
- Çöplerinizi ayrıştırır mısınız?
- Çimenlerde çıplak ayak yürümek mi, playstation mu?
- Çevre için aktivist misiniz? Gönüllü çalışmalara katılır mısınız?
- Şiddet arada bir gerekli midir?
- ...
- Bilgi Paylaşımı : Eskiden insanların bilgiye ulaşması çok zordu. İnsanlar çoğunlukla onlara söylenenlerin gerçek olduğunu sanırlardı, böylece tembel beyinler yetişti. Onları suçlamıyorum. Yapacak bir şey yok eğer bilgiye erişim mümkün değilse. Düşünsenize eski Yunan uygarlığında yaşıyorsunuz ve Olimpos dağının üzerinde oturduğu söylenen Zeus' a inanıyorsunuz ya da dünyanın düz olduğu bilgisine sahipsiniz. Ama günümüz de bilgiye erişim çok kolay, ufak bir araştırmayla, bir çok şeyi anlamanız mümkün. Elbette internet bir deniz ve doğru/yanlış bir çok bilgiyi barındırıyor ama aklını kullanabilen insan için düşünce gelişimine büyük etkisi var tüm bu olanakların. O nedenle her gün binlerce insan yazıyla, görüntüyle düşüncelerini açıyorlar birbirlerine özgürce. Ben doğru, temiz fikirlerin gereken yerlere emin olduğum için gelecekten umutluyum.
- Sen : Buraya kadar okumuşsan ve biraz da olsa dünya için bir şeyler yapma çaban varsa, sen de benim için bir umutsun, hem de en büyük umut.
1 comments:
umut, gündüz görülen rüyaymış.
benim insanlığa dair herhangi bir umudum yok. elindeki güce oranla algısı zayıf bir organizma insan. sanayi devrimine kadar bu gücü yokmuş. şimdi deli gibi gücü var.
Yorum Gönder