Sinterklaas
Yarın burada Sinterklaas bayramı. 280-342 yılları arasında yaşayan Aziz Nikola'nın yani Sinterklaas'ın doğumgününü kutlayacaklar. Kasım ortalarında Aziz Nikola, İspanya'daki yazlık evinden çıkarak buharlı gemisiyle Hollanda'ya geliyor. Her sene farklı bir şehirden karaya ayak basışı ulusal televizyonda yayınlanıyormuş. Demre (Myra) doğumlu Yunan piskoposu Aziz Nikola bizim bildiğimiz adıyla Noel Baba, çocukların koruyucu meleği. Geçen yıldan beri uslu durmuş çocukların isimlerinin yazılı olduğu bir Altın Kitabı ve tabii yaramazlık yapan çocukları gösteren bir de Kara Kitabı var. Ayrıca çatıların üzerinde uçan Amerigo isimli beyaz bir ata biniyor. (Nerede bizim geyikli, kızaklı noel baba imajımız? Hem biz onun İspanya'daki yazlık evinden değil Kuzey Kutbu'ndan geldiğini bilirdik. Kavram karmaşası mı yaşıyorum yoksa?)
Sinterklaas'ın siyah yüzlü, haşarı yardımcıları 16. yy İspanyol modasını yansıtan giysiler içinde rengârenk. Adları Zwarte Pieten (Black Petes). Ortaçağ'da bu, şeytanın isimlerinden biriymiş. Söylentiye göre Aziz Nikola şeytanı yendiği için, bayram arifesinde şeytan zincirlenip, Aziz Nikola'nın kölesi oluyor. 1850'den itibaren ırkçılığın bir yansıması olarak, Pete'nin Kuzey Afrika uyruklu bir köle olduğu söylenmiş. Şimdiyse Pete hediye dağıtmak için bacadan girerken kuruma bulandığı için siyah yüzlü... Fakat yine de ırkçılık yapmış olmamak için 2006'dan beri Pete'ler siyah değil rengârenk suratlı. Bunun da mantıklı bir açıklaması var elbet; "Sinterklaas'ın gemisi gökkuşağının altından geçiyor çünkü."
Hristiyanlık öncesi çağda Pete'ye benzer bir figür varmış; Ay döngüsünü kontrol eder, Ay'ı yakalayıp çantasına atabilir ve gökyüzüne yıldızları serpermiş. Bugünse çocuklara küçük zencefilli kurabiyeler dağıtıyor.
Çocukların hoşgeldin şarkılarıyla rıhtıma yanaşan Sinterklaas, şehir sokaklarında dolaşıp, okullara, hastanelere ve alışveriş merkezlerine gidiyor. Sinterklaas'ın şehre vardığı gün ile 5 Aralık arasında, çocuklar her gece yatmadan önce ayakkabılarını baca, şömine gibi yerlerin yakınına koyup, ertesi gün içlerinde şeker bulmayı umuyor. Ve hatta düşünceli çocuklar, Sinterklaas'ın atı için saman, havuç ve su da hazırlıyor. (Resimdeki "clog"un içinde bir de dilekler listesi var.) Ne yazık ki merkezi ısıtma yüzünden artık ayakkabılar kapı önlerine bırakılır olmuş. İyi çocuklar çikolatadan yapılmış bir harfle -ki adlarının baş harfi- ödüllendirilirken yaramaz çocuklar ayakkabılarının içinde tuz buluyor.
Hollanda'da 5 Aralık akşamı ana tema; aile üyelerine ve bazı yakın arkadaşlara hediye verilmesi. Hatta bu gecenin ismi hediyeler gecesi (wikipedia'nın yalancısıyım). Bu hediyeler zekice paketlenir, saklanır, bazen "sürpriiiiizzz" diye bağırılarak ya da daha geleneksel bir şekilde Aziz Nikola'dan şiir-mani eşliğinde verilirmiş. Okuduğum bir Hollanda rehber kitabında, salatalık içinde kolye saklama önerisi vardı. 5 Aralık'ı izleyen ilk cumartesi Noel ağaçlarını süslemeye ve ışıklandırmalara başlıyorlarmış. Ben de aslında, herhalde Amerikan filmlerinin bombardımanı altında kaldığımdan kafam karıştı diye düşünüyordum. Amerika'ya da İspanya'dan gidecek hali yok ya, onların Noel Baba'sı da kutuptan gidiyor ziyaretlerine...
Yazının buraya kadar olan kısmı Barış' ın parmaklarından döküldü. Her ülkenin, milletin zaman içerisinde değişime de uğrasa gelenekleri ve görenekleri var biz de kendi geleneklerimizi yaşatabildiğimizce yaşatıyoruz elbette, ama yaşadığımız ülkenin de değerlerini bilip ona göre hareket ediyoruz.
Ben de bu sene cok uslu bir çocuk olduğum için şirketim bize içi bir sürü hediye dolu bir paket verdi. Hediye almak ne güzel birşey.
Yazının buraya kadar olan kısmı Barış' ın parmaklarından döküldü. Her ülkenin, milletin zaman içerisinde değişime de uğrasa gelenekleri ve görenekleri var biz de kendi geleneklerimizi yaşatabildiğimizce yaşatıyoruz elbette, ama yaşadığımız ülkenin de değerlerini bilip ona göre hareket ediyoruz.
Ben de bu sene cok uslu bir çocuk olduğum için şirketim bize içi bir sürü hediye dolu bir paket verdi. Hediye almak ne güzel birşey.
0 comments:
Yorum Gönder