"I should not talk so much about myself if there were anybody else whom I knew as well." - "Eğer bir başkasını daha iyi tanıyor olsaydım, kendimden bahsetmezdim." - Henry David Thoreau

Perşembe, Kasım 29, 2007

I shall stand fast

Evet, madem Hollanda' ya yerleştik biraz Hollanda hakkında bilgi vereyim. Ülke, kuzey ve batıda Kuzey Denizi ile, güneyde Belçika ile, doğuda ise Almanya ile komşu. Hollanda özellikle peynirleri, yel değirmenleri, bisikletleri, laleleri ve sosyal hakları ile tanınır. Belçika ve Lüksemburg ile birlikte Benelüks ülkelerinden bir tanesidir. Ülke topraklarının çoğunluğu deniz seviyesinin altında. Genellikle düz ve alçak olan topraklarının % 40' ı denizleri doldurmak suretiyle kazanılmış.

Bizimle beraber :) yaklaşık 17 milyonluk bir nüfusa sahip olan Hollanda'nın ana dili Hollandaca olmasına karşın ülkede ingilizce bilmeyen yok gibi. Yani 5-7 yaşındaki ufacık çocuklardan tutun da dedeler, teyzeler, bakkal, komşu herkes bizden iyi ingilizce konuşuyor, o nedenle pek zorlanmıyoruz burada. Nüfûsun % 3,5’unu benim gibi yabancı işçiler teşkil etmekte. Okuma-yazma bilmeyenler oranı % 0.2. Bu, dünyanın en düşük oranlarından biri!!

Önemli şehirleri Den Haag, Rotterdam, Utrecht, Eindhoven, Groningen, Harlem, ve başkent Amsterdam’dır. Biz de Amsterdam' da RAI de güzel şirin bir evde ikamet etmekteyiz. Benim iş yerim Amstelveen şehrinde, amsterdama yaklaşık 15 dakika tren mesafesinde. İşe bisikletle gitme imkanım var ama henüz böyle bir girişimde bulunmadım.

Burada çiçekler çok ucuz, 10 adet gül 5 euro, evimizden taze çiçeği eksik etmiyoruz :) Hava genelde yağışlı ve karanlık, kışları hep böyle ama baharı çok güzel oluyormuş henüz görmedik. Her taraf yeşil eee bu kadar yağmur yağan bir ülkede aksini düşünemiyorum. Amsterdam inanılmaz güzel bir şehir, her yerde kanallar var zaten deniz seviyesinin altında. Kanallarda tekne turu yapılıyor, elbette biz de tekneyle gezdik, kaçınılmaz. Dünyanın en büyük 2. limanı Roterdam' da bulunuyor (birincisi Shangay da sanırım).

Şimdilik Hollanda' dan aktaracaklarım bu kadar.

Read more...

Pazar, Kasım 18, 2007

I Amsterdam

Ne kadar yoğun geçiyor günler, hızına ayak uydurmaya çalışıyorum ama birçok şeyi de ihmal ediyorum en başta da bloguma yazmı yazmayı, bir yolunu bulmam gerekiyor dur bakalım artık iyice yerleştik buralara bundan sonra bir düzene girecek sanırım. Böyle diye diye günler, yıllar geçiyor, hayat işte akıp gidiyor durdurabilmek mümkün mü?

Neyse hızlı bir özet geçeyim önce sonra balki detaylara inerim. 8 Eylül 2007 Cumartesi günü eşimle beraber Amsterdam Schiphol havaalanına doğru yola çıktık. Ama yalnız değildik, canım arkadaşlarım Özlem Çakırgöz, Nuri Şahin, Gökhan Karabolat ve Cem Vedat Işık bizi yolcu etme nezaketini gösterdiler. Yolda Barış sordu, "Nasıl bırakıp gidebiliyorsun" diye. Valla aylardır kendime bu soruyu sormuştum zaten. Ama hayatta bazı anlar vardır duygusallığın işleri kötüleştirdiği, ve sizi yolunuzdan alıkoyduğu. Adım atmanız gerektiği yerde bunu yapacaksınız, yoksa hala annemizin dizinin dibinde oturuyor olurduk. Sanıyorum yıllar önce ODTÜ ye gelmek için yola çıktığımda bugünlerin önünü açmıştım. Yaw özet geçmem bile onlarca cümleye mal oluyor, yazasım var bugün demek. 8 Eylül de geldik Amsterdam' a, şirketin sağladığı taksi bizi 2 ayımızı geçireceğimiz Htel Hotele bıraktı, oldukça hoş bir yer, bir de bize hoşgeldin paketi hazırlamışlar içinde kahvesinden sütüne herşeyin olduğu. Evet detaylara sonra geçeyim özetle güzel manzaralı otelimizde konaklamaya başladık işe yürüyerek 10 dakika da gidiyorum, herkesin bisikleti var, farklı milletlerden iş arkadaşlarım. İş yeri çok güzel bayıldım, sağladığı avantajlar inanılmaz güzel, böyle olacağını düşünmemiştim, kendimi şanslı varsayıyorum. 2 ay oldu geleli alıştık buralara sevdik Hollandayı. 15 Ekim de ajansın vasıtasıyla evimizi bulduk Amsterdam da, ilk görüşte aşk gibiydi :) beğendik ve tuttuk, 8 Kasım da da eşyalarımız geldi Türkiye' den, 3 haftadır yerleşme işleriyle uğraşıyoruz ama sona erdi gibi. Şu ana kadar herşey yolunda gidiyor, dur bakalım daha neler göreceğiz. Bu 2,5 aylık sürede güzel anılarımız oldu, bu aralar onları aktarmaya çalışacağım sizlere. Şimdilik özet bu kadar.

Read more...